10 Kasım 2015 Salı

PRATİK POĞAÇA



"Büyümüş de kocaman olmuş da teyzesini yemeğe de çağırırmış :)" diye kendi kendime içimden bile sevdiğim biricik yeğenimin misafiriydim dün. Biricik dediğime bakmayın tam 7 tane yeğenim var. Sonra okuyup da kızmasınlar bizi unutuyorsun diye. 

Bu teyzesinin fıstığına yeğenim diye hitap ettiğime bakmayın,  her ne kadar aramızda 8 yaş fark olsa da:) bu bildiğiniz bir arkadaş, bir dost, bir sırdaş, bir kardeş, sanki benim bir kızım gibi. Öyle sevgi pıtırcığı ki, bağrıma basasım geliyor. 

Teyzesini bulmuş hiç bırakır mı tabi, akşam yemeğini yapan, sabah kahvaltısı için poğaçayı mayalandırıp pişiren, bir yandan buzdolabını temizleyip düzelten, ertesi gün akşam yemeğine sabah pişirilmek üzere fasülyeyi suya ıslatan, hafta sonuna kadar ne giysem derdinden kurtulmak için takı tokalara kadar kıyafet kombini hazırlayan, tırnaklarını bile kesip frenchini yapan, sabah erken saatlerde uyanıp sucuklu kuru fasülye pişiren, sabah kahvaltıyı hazırlayıp sıcacık ısıtılmış poğaçalarla sofrayı donatan, altı üstüne gelen mutfağı pırıl pırıl temizleyen, cep telefondan müzik açıp cici çiftleri uyandıran  teyzeden bir de ben istiyorum:) 

Maya bulunan hamur işleri nedense yapımı zor gibi gelir, halbuki çok fazla malzeme gerektirmeyen, evde bulunan malzemelerle kolayca yapılan pratik bir poğaça tarifi bu. 

Malzemeler :

- 1 su bardağı sıvı yağ
- 1 su bardağı ılık süt
- 1 su bardağı sıcak su
- 4 tatlı kaşığı şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 1 paket maya (ben kuru maya kullandım)
- Un

Yapılışı : 

Derin bir kap içerisine sıvı yağ, ılık süt, sıcak su ve mayayı koyup tahta kaşıkla karıştırın. Şeker, tuz ve ele yapışacak şekilde un ekleyerek yoğurun. üzerini streç filme kaplayıp, üzerine sofra beziyle kapatarak yaklaşık 40 dk ılı ortamda mayalanmaya bırakın.

Mayalanmış hamurdan parçalar koparıp, margarinle yağlanmış tepsiye dizin. (Hamur ele yapışıyorsa, çok az avuç içine sıvı yağ sürebilirsiniz.) Poğaçaya dilediğiniz iç malzemeyi koyabilirsiniz.

Tepsiye dizildikten 15 dk sonra içine 1 çay kaşığı süt eklenmiş yumurta sarısını üzerlerine fırçayla sürerek, çörek otu ve susam serpiştirip 160 derecede yaklaşık 35 dk pişirin.


28 Haziran 2015 Pazar

HAVUÇLU MİNİK KEKLER



Ablamın tabiriyle "kızlığın tutmuş" diyerek, beni gaza getirmesiyle iftara son 1 saat varken dolapta gözüme ilişen havuçları görünce havuçlu kek yapmaya karar verdim. Nazlı'nın doğum günün de aldığım küçük silikon kek kalıplarında sunum oldukça şık görünüyor. Yeğenimin aldığı pembe güllerde çay soframızı güzelleştirdi.

Hazır "kızlığımızda tutmuşken" sahura kadar uyumayıp, bir de sahur sofrasını hazırlayarak günü tamamlamış oldum. 

Malzemeler:
- 4 adet yumurta
- 1 su bardağı şeker
- 1 su bardağı süt
- 1 su bardağı sıvı yağ
- 1 su bardağı kabuğu soyulmuş ince rendelenmiş havuç
- 1 paket kabartma tozu
- 1 çay kaşığı tarçın
- Alabildiği kadar un

Yapılışı:
- Yumurta ve şekeri beyazlaşıp kabarıncaya kadar yaklaşık 5-6 dakika çırpın. Süt, sıvı yağ ve havucu ekleyip mikserin düşük hızında çırpın. Kıvamı çok katı olmayacak şekilde yaklaşık 2.5-3 su bardağı kadar elenmiş un, kabartma tozu ve tarçını ekleyip mikserin düşük hızında çırpıp, yağlanmamış silikon kek kalıplarında, önceden ısıtılmış 170 derece fırında pişirin.

20 Haziran 2015 Cumartesi

TARÇINLI KURABİYE



Çocukluğumda Ramazan ayı geldiğinde akşamları anneme sıkı sıkı tembihte bulunur, sahura mutlaka beni de kaldırmasını söylerdim. Bazı durumlarda sahurda annemleri ani yakalarken, bazen de sabah uyandığımda "-Yaaa neden uyandırmadınız beniiii" diyerek sitem ederdim. Yaşım çok küçük olduğu için oruç tutamayacağımı düşündükleri için kıyamaz uyandırmazlardı. Çocukluk işte, bunu düşünmeye aklımız yetmezdi o sıralar tabi. Zaten sahura da kalktığımda çok bir şey yemezdim, sabah olduğunda susayıp dayanamaz hale gelince çok az su içer susuzluğumu giderirdim, ama gün boyu da hiç bir şey yemezdim. Demek ki sahura kalkmak öyle güzel geliyordu ki, amaç oruç tutmaktan ziyade aile büyükleriyle birlikte aynı sofraya oturmaktı. Pencereden baktığımda pencerelerin ışıl ışıl yandığını neredeyse herkesin sahura kalktığını görmek beni acayip mutlu ederdi.

Her geçen gün bir önceki Ramazan ayını mumla arar olduk ve bu her geçen gün daha da artar oldu. Ramazanın ilk günü balkondan dışarıya baktığımda karşıdaki apartmanlardan neredeyse bir çoğunda ışıkların yanmadığını görünce, çocukluktaki mahallemizdeki herkesin uyanıp pencerelerin ışıl ışıl yandığını hatırladım.
On bir ayın sultanı diye Ramazan ayını iple çekerdik, Ramazan ayı ayrı bir manevi huzur verirdi.

Nedense hep eskiyi özler olduk, aslında eskiye özlem; eski hallerimize özlemdir. Gelişen teknolojiyle birlikte bizler eskiyoruz aslında haberimiz olmadan..

Eskiden olduğu gibi, pardon eskiden yaptığımız gibi, yaşadığımız gibi; Ramazan ayını manevi huzurla yaşamak dileğiyle..

Dün akşam ablamın Ramazan sofrasına davetliydik. Sağolsun tüm aileyi bir araya getirdi. Onun vesilesiyle hem iftarımızı açıp, hem de sevdiklerimizle bir aradaydık.

Uzun süredir bloga tarif eklemeyince, ablamın yaptığı tarçınlı kurabiyeleri bloga eklemek için blogu ziyaret etmek bir nebze de olsa  beni sevindirmişti.

Malzemeler :
- 1 Paket tereyağ ya da margarin
- 1/2 çay bardağı sıvı yağ
- 1 adet yumurta
- 3 yemek kaşığı şeker
- 1 paket kabartma tozu
- 1 Paket vanilya

Üzerine :
- Tarçın
- Pudra şekeri

Yapılışı :
Tüm malzemelerle yumuşak bir hamur yoğrulup şekil verilerek, 180 derece fırında pembeleşinceye kadar pişirilir. Fırından çıkardıktan bir kaç dakika sonra üzerine kasede karıştırılmış pudra şekeri ve tarçın kurabiyelerin üzerine süzgeçle elenir.


6 Şubat 2015 Cuma

DOĞUM GÜNÜ PASTASI



31 Ocakta Nazlı'nın 7. yaşında doğum günü konsepti hello kity sembollerinden oluşunca; 3 katlı, muzlu pasta çıktı ortaya. Krem şanti ve kremanın yetersiz gelmesi nedeniyle üst kısmında bulunan hello kity kafası yazıcıdan çıktı aldığım ve üzerine krema ve çikolatalarla süslediğim simge :) Aslında o kafayı tamamen pastanın üzerine yapacaktım ama krema yetersiz olduğu için ve saat gecenin bir yarısı olduğu için bu imkan dahilinde pastayı bitirebildim.

Doğum gününde yapılanların hepsi burada..

Malzemeler:
Pandispanya için:
- 5 adet yumurta (oda ısısında)
- 1 su bardağı şeker
- 1 çay bardağı ılık su
- 2 paket kabartma tozu
- 1 paket vanilya
- Aldığı kadar un

Kreması için:
- 2 paket pasta kreması
- 2 paket krem şanti
- Kırmızı gıda boyası
- 4 Adet muz

Yapılışı:
Krem şanti ve pasta kreması ayrı kaplarda sütle çırpılıp dolapta muhafaza edilir. Pandispanya için, yumurta sarısı çırpılır, beyazı ayrı bir kapta bi fiske tuzla krema kıvamına gelene kadar çırpılır. Yumurta sarısının içine şeker, ılık su konulup çırpılmaya devam edilir. 1 su bardağı elenmiş un, kabartma tozu, vanilya eklenip tahta kaşıkla karıştırılır. Yumurta beyazından tahta kaşıkla azar azar alıp tahta kaşıkla karıştırılır.
Pişirme kağıdı serilmiş kalıpta önceden ısıtılmış 180 derece fırında pişirilir. Pişen pandispanya pişirme kağıdı yardımıyla kalıptan çıkarılıp tel ızgara da soğumaya bırakılır.
Soğuyan pandispanya 3 kat olacak şekilde kesilir. (Büyük bıçak yardımıyla, ya da kenarlardan mir miktar kesilerek ip yardımıyla kesilebilir.) Kekin taban kısmı kaşık yardımıyla sütle ıslatılır, krema yayılıp, dilinlenmiş muzlar dizilir, kek konulup, aynı şekilde sütle ıslatılıp,krema sürülüp,muzlar dizilir, en üst kısım sütle ıslatılır, krem şantiye az miktar gıda boyası konulup pembe renk verilip, sıkma torbasıyla pasta üzeri ve yanları kaplanır. (Gıda boyasından fazla koyarak kırmızı renk elde edip kırmızıyla kaplanabilir.) Hello kity kafası pasta üzerine konulup eritilmiş çikolata ile kenarlarından çizilip, fotoğraftaki gibi kremayla kaplanır.
Bir gece dolapta muhafaza edildikten sonra servise sunulur.

5 Şubat 2015 Perşembe

YOĞURTLU KEREVİZ



Nazlı'nın doğum günü menüsüne yaptığım kereviz salatası.



Malzemeler:
- 2 adet kereviz
- 1 kase çırpılmış yoğurt
- 3 kaşık mayonez

Yapılışı:
Yıkanmış ve soyulmuş kereviz rendelenerek yoğurt ve mayonezle karıştırılır. Portakal dilimleri üzerinde servis edilip, ceviz ve dereotuyla süslenir.